07.09.2018
Yaz tatili boyunca bol bol eğlenen, istediği aktiviteye katılan çocuklarda okulların açılma zamanının yaklaşmasıyla birlikte okula uyum sürecinde bir takım zorluklar yaşanması oldukça olağan bir durum.
Araştırmalara göre, daha önce okul öncesi kurumda eğitim görerek ilkokula başlayan çocukların, bu eğitimi görmeyenlere oranla daha katılımcı, girişimci ve uyumlu olduğu görülmüştür. Her ne kadar okul öncesi deneyimini yaşamış, evden ve özellikle anneden ayrılma sürecini deneyimlemiş, bir grubun üyesi olmuş, kurallar ve sorumluluklar hakkında fikir sahibi olmuşsa da ilkokul pek çok yönüyle anaokulundan farklıdır. Bu nedenle, çocuğunuz geçtiğimiz yıl sorunsuz bir okul dönemi geçirmiş olsa bile, her çocuk okulun ilk günlerinde duygusal açıdan zorlanabilir.
Her çocuğun okula uyum süreci farklılık gösterir.
Okula uyum sürecinde yaşanan zorluklar çocuklarda farklı şekillerde görülebilir. Bazı çocuklar her açıdan kolay adapte olur ve zorlanmadan okula devam ederler; bazıları başlangıçta sorun yaşayabilir ve zamanla alışırlar; bazıları çok istekli başlayıp daha sonra sorun yaşayabilir; bazıları ise en baştan beri okula gitmek istemeyebilirler.
Çocuğunuzun okula başlaması hem sizler hem de çocuğunuz için önemli bir olaydır. Ancak, bu konunun üzerinde çocuğunuzu kaygılandıracak kadar çok durursanız, gündelik yaşantınızın işlevselliğine zarar verip çocuğunuzun uyum sürecini zorlaştırabilirsiniz.
Araştırmalar okula yeni başlayan her beş çocuktan dördünün, okulun ilk günü sınıfta kaygı yaşadığını göstermektedir. Her çocuk okula uyum sürecinde etkilenebilir. Ancak etkilenme dereceleri ve bunu yansıtma biçimi her çocuğa göre de değişir. Her çocuğun okulu kabulü ve uyumu farklı olacaktır. Anne ve babanın bu konulardaki hazır oluşu, olayları algılayıp takındığı tavırlar çocuğun da tepkilerini etkiler. Bu nedenle anne ve baba olarak sizlerin de kaygılarınızı fark edip bunlarla ilgili önlemler almanız oldukça önemlidir.
Çocuklarda görülen en temel kaygılarından biri; anneden ayrılmaktır.
Doğumdan sonra başlayan ve okul döneminde de süren en temel kaygılardan ve korkulardan biri ebeveynlerden, özellikle anneden ayrılmaktır. Okula yeni başlayan çocuklarda görülen okul korkusu anneden ayrı kalma korkusuyla ilgilidir. Çocuklarınıza okula başlamanın başlangıçta zor gelebileceğini ama zaman içinde okula alışacağını, okulda öğretmenleri ve arkadaşları ile birlikte vakit geçirmekten mutluluk duyacaklarını normal bir duygu tonuyla açıklayın.
Okul, toplumsal yaşantıya ilk adım atılan yer
Öğrenme, insanın tüm yaşamını kapsayan bir süreçtir. İlk toplumsal yaşantıya adım attıkları yer olan okul, çocuklar için yaşamlarında en önemli dönemlerden biridir. İ̇lkokula başlama ile yeni yer ve durumlara uyum sağlama süreci de başlar.
Bu süreçte sizlere yardımcı olacağını düşündüğümüz bazı tekniklerden söz edeceğiz. Çocuğunuz sabah okula gelmeniz konusunda ısrar ediyorsa, ona herkesin sorumlulukları olduğunu hatırlatarak, kendi sorumluluklarınızdan bahsedebilir, onunkinin de okula gitmek olduğunu belirtebilirsiniz. Kullanacağınız ifadelerin kısa ve net olması; ayrıca söz ve davranışlarınızın tutarlı olması çok önemlidir.
Okulda ilk gününün nasıl geçtiğine dair sohbet edebilirsiniz.
Çocuğunuz okuldan eve geldiğinde gününü nasıl geçirdiği ile ilgili sohbet etmeniz onun okul deneyimlerini sizinle paylaşarak rahatlamasını sağladığı gibi okula uyum sürecini de hızlandırır. Ancak bu sohbetlerin sorgulayıcı bir şekilde olmamasına, çocuğunuza sorgulanıyor hissi yaşatmamasına dikkat edilmelidir. Bir takvim üzerinde, okulda bulunacağı günleri ve tatil günlerini işaretlemek, okul günlerinde öğretmenleri ve arkadaşları ile yapacağı güzel şeyleri anlatmak da onu rahatlatacaktır. Bazı çocuklar okul hayatını sizlerle paylaşma konusunda istekli iken bazıları ise okulla ilgili konuşmak istemeyebilirler ve bu da oldukça doğaldır. Çocuğunuz okul hakkında konuşmak istemiyorsa bu konuda ısrarcı davranmamanız önemlidir.
Okulun ilk günü çocuğunuzdan ayrılırken uygulanacak eylem planı şöyle özetlenebilir
1. Çocuğunuzun eksik bilgiye sahip olmasını engelleyin ve önceden bilgilendirin, belirsizlik çocuğun kafasının karışmasına sebep olur.
2. Güven verin, onu rahatlatın, yanında olmadığınızda onun mutlu ve rahat olacağına ilişkin ona güven verin.
3. Sakin kalmaya çalışın. Kaygı, özellikle ebeveynle çocuk arasında bulaşıcıdır. Eğer sizin kaygılı olduğunuzu fark ederse, okulun güvenli bir yer olmadığına dair düşünceler geliştirir.
4. Okul çıkışı onu tam zamanında alacağınızı, ya da servise bineceğini, evde mutlaka karşılayacak bir yakınının olduğunu ona açıklayın. Özellikle kaygılı çocuk, güvende hissetmek ister, öngörülemez olaylarla karşılaşmak huzursuz hissettirir, bu sebeple annesinin evde kendisini karşılamayacağı düşüncesiyle okula gitmek istemeyebilir. Açıklamalarınızı net ve kısa şekilde yapın.
5. Vedalaşma uzun sürmemelidir.
6. Asla sinirlenmeyin ve sabırlı olun. Bu zorlu ve sıkıntılı dönemin en fazla iki hafta süreceğini bilerek, onun duygularını anladığınızı ona hissettirerek bu süreci yönetmelisiniz.
Okulu tek odak noktası haline getirmeyin.
Çocuğunuzun ilkokula başlaması, siz anne ve babaların hayatında da yeni bir başlangıç olarak düşünülmektedir. Çocuk kadar ailenin de bu yeni yaşantıya uyum sağlama süreci söz konusudur. Çocuğunuzun içinde bulunduğu kaygılı durum, yumuşatılmaya çalışılmalı, tek ilgi ve konu merkezi “okul” olarak düşünülmemelidir. Çocuğu rahatlatacak bu kaygısını giderecek farklı ilgilere dikkatini çekme yoluna gidilmelidir. Onun kendini rahatlıkla ifade edebileceği yaratıcı sanat faaliyetleri, spor, müzik vb. gibi uğraşlar, arkadaşlarıyla bir araya gelebileceği ortamlar çocuğunuzu rahatlatacaktır.
Çocuğunuzu dinleyerek kaygılarına hak verdiğinizi belirtin.
Çocuğun uyum sağlama sürecinde onu dinlemek, onu kaygılandıran sorular hakkında konuşarak rahatlamasına fırsat vermek gerekir. Çocuğun tepkilerini zaman zaman onaylamak ona bu kaygılarından dolayı hak verdiğinizi açıklamak, duygularınızı onunla paylaşmak çocuğunuza iyi gelecektir.
Çocuğunuzun okula uyumunu kolaylaştırmak için sınıf öğretmeni ve okul psikolojik danışmanınız ile kurduğunuz işbirliği olumlu ve hızlı sonuçlar elde etmemizi sağlayacaktır.
Çocuğunuz, ailesi ile okulu arasında kurulan bu dayanışmadan haberdar olmalıdır. Bu dayanışmanın katkılarını somut olarak yaşamak, çocuğun kendini daha güvende hissetmesine olanak verecektir.
Eda Yılmazer
Uzman Psikolog
Psikolojik Danışman ve Rehber Öğretmen
ide Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik bölümü ile Süreç Odaklı Yaklaşım
ide olarak, Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik bölümüne büyük önem veriyoruz. Sorun odaklı değil, süreç odaklı çalışarak tüm öğrencilere ulaşan bir yaklaşımla, öğrencilerimizin sosyal, duygusal ve bilişsel gelişimlerini takip ederek destekliyoruz.https://www.ide.k12.tr/on_kayit
ide’de her öğrenci anasınıfından başlayıp ilkokul sonuna kadar aynı rehber öğretmen tarafından takip edilir. Daha sonra ortaokul yılları boyunca da bu yaş grubunun gelişimsel özelliklerine hakim farklı bir rehber öğretmen tarafından gözlemlenir.
ide okullarının eğitim yaklaşımı ve vizyonu hakkında daha detaylı bilgi için tıklayınız:
www.ide.k12.tr
Diğer yazılar
13.08.2018
Yarının Dünyasını Keşfedenler Kuracak
Bilgi çağında yaşıyoruz. Dünyanın bilgisi, deneyimi parmaklarımızın ucunda. Bilgi okyanusu her geçen gün daha da büyüyor ve derinleşiyor. Böylesi bir dünyada çocuklarımızın en doğru yolu bulup yürümelerini sağlamak durumundayız. Bir yandan dünya vatandaşı olmalarını, bir yandan da farklılaşmalarını garanti etmek zorundayız.
25.11.2017
Çocuklarda Sınırların Farkında Olmak Neden Önemlidir?
Çocuklar, yaşadıkları dünyanın kurallarını anlamak isterler ve buna ihtiyaç duyarlar...
ide olarak
hangi yaşta olursa olsun herkesin bir fikri, fikirleri olduğuna inanıyoruz. Okullarımızda
herkesin fikirlerinin yargılanmadan, özgürce ifade edildiği, tartışıldığı bir eğitim ve sosyal
ortam oluşturmaya odaklanıyoruz.
ide’nin eğitim yaklaşımına ve güvenli ortamına değer
katan en büyük unsurların başında eğitim kadromuz geliyor. Her biri uzun yıllardır eğitim
dünyasının içerisinde yer alan, benzersiz tecrübeye sahip eğitim ve idareci kadromuz
öğrencilerimizi yarınlara hazırlıyor. ide’de eğitim kadromuz dünyadaki en güncel gelişmeleri
takip edip uygulayarak öğrencilerimizin sadece Türkiye’de değil, dünyada da yetkin bireyler
olarak yetiştirilmesi için kendilerini sürekli geliştiriyor.
Okul-öğrenci-aile uyumuna
büyük önem veren bir kurum olarak sadece öğrencilerimizle değil, velilerimizle de açık, net bir
iletişim kurmayı ve aynı dili kullanmayı önemsiyor ve bunu gerçekleştirmek için gerekli
platformları ve yaklaşımları hayata geçiriyoruz.