Çocukların Duygusal İhtiyaçları Nasıl Desteklenmeli?

05.08.2021

Yaz Tatili Süresince Çocukların Duygusal İhtiyaçları Nasıl Desteklenmeli?
Çocuklar, uzun bir online eğitim sürecini akademik olarak olabildiğince başarılı bir şekilde tamamlamaları için hem öğretmenleri hem de aileleri tarafından özenle takip edildi ve desteklendiler. Ancak temelde yaşamsal enerjiyi besleyen, iyilik halini güçlendiren, sağlıklı bir duygu dünyasına sahip olmalarını destekleyen duygusal ihtiyaçlarının gözetilip karşılanması, yaz tatilinde çocuklarla geçirilen tüm sürecin mihenk taşı olmalıdır.

Okul sürecinin bitmesi ile beraber öğretmenlerden alınan geribildirimler temelinde bir sonraki öğretim senesine akademik eksiklerin giderilerek hazırlanılması, yaz tatili sürecinin elbette ki bir parçası olacaktır. Yaz tatili planlamalarını yaparken aslen göz önünde bulundurulması gerekenler, çocukların en yoksun kaldıkları; sosyal ilişkilenme, grup içinde var olabilme, kendini grubun parçası görebilme ve ifade edebilme, kabul görme, sevgi ve şefkat temelinde ilişkiler içinde olabilme ve bağ kurma fırsatını yakalayabilecekleri olanaklarının sunulmasıdır. Tüm bu duygusal ihtiyaçların hepsinin çocuğun hayatında elzem bir önemi vardır. Bu ihtiyaçlar karşılanabildiği ölçüde çocuk mutlu, neşeli, tatminkâr vb pozitif duyguları hissedecek  ve yaşamsal canlılığı güçlü olacaktır.

“Bağlanma” ve “kendi olma” ihtiyaçları, insanoğlunun en temeldeki iki hayati ihtiyacıdır. Bu ihtiyaçların aile içi ilişkilerde karşılanması, çocukların aile dışındaki sosyal ilişkilerini de  sağlıklı yürütebilmelerini sağlayacaktır.

Çocuklarda oldukça kapsayıcı olan “bağlanma” ihtiyacını karşılayabilmek için ;  kabul, anlayış, güven, yakınlık, koşulsuz sevgi, duyulmak, şefkatle kabul, görülmek, sevilmek, dinlenilmek, aidiyet, ilgi vb. gibi  ihtiyaçlarının olduğunu gözetmek ve bu ihtiyaçları karşılayacak ebeveyn-çocuk ilişkilerini  kurmak gerekir. Bu şekilde kurulan ebeveyn -çocuk ilişkisi çocukların aile dışında da kendi potansiyellerini gerçekleştirebilecekleri özgünlükleri ile sosyal ilişkilerinin içinde var olabilmelerini sağlayacaktır.

Çocukların bağımsız birer birey olarak kendi ayaklarının üzerinde durabileceği yaşa gelene dek onlarla her gün bağlanma ihtiyaçlarını karşılayacak bir etkileşim içinde olunmalıdır. Çocukları günümüz kültürünün sunduğu sayısız dikkat dağıtıcı ve cezbedici unsurdan uzaklaştırarak yanımıza çekmek için bebeklik döneminden itibaren ve  ergenlik çağı boyunca uygulanabilir, bilinçli bir şekilde izlenmesi gereken bir sıralama anne babalar için kolaylaştırıcı olacaktır.

Cana Yakın Tavırlar Sergileyerek Çocuklarınızla Yüz Yüze Gelin

Çocuklar büyüdükçe, ebeveynler onlarla genelde yalnızca işler ters gittiğinde yüz yüze gelir. Oysa çocukların sağlıklı ve güvende olduklarından emin olmak gerektiği kadar onlarla sürekli sıcakkanlı bir şekilde yüz yüze gelip ebeveyn çocuk ilişkisini sıcak tutmak da gerekmektedir.

Çocuklarla herhangi bir nedenden dolayı (okul, iş, tv izleme vs ) olan ayrılık sürecinin ardından bir araya gelindiğinde ilk iş ebeveynin çocukla arasındaki bağlantıyı yeniden kurmaya çalışması olmalıdır. Çocukları yeniden kendisine çekmeyi başaramayan ebeveynin neredeyse hiçbir çabası sonuç vermez. Örneğin, çocukların tüm dikkatini vererek televizyona/tablete odaklanmışken onlara herhangi bir talimat verilmesi faydasız olacak ve işe yaramayacaktır. Bu gibi durumlarda onları akşam yemeğine oturmaları için masaya çağırmadan evvel, yanlarına oturup omuzlarına elinizi atarak etkileşimde bulunmak faydalı olacaktır. Bu etkileşimleri göz teması kurarak ve çocuğun ilgisini odakladığı konuda kısa bir sohbet ile devam ettirmek ebeveyn ile bağlantıya geçmesini kolaylaştıracaktır.

Günlük hayatta çocuklarla yakınlaşmayı sağlayacak çeşitli rutinler geliştirilmelidir; sabahları uyandıktan sonra günün koşturmasına başlamadan evvel birkaç dakika fiziksel yakınlaşmaya da olanak sağlayan minik sabah sohbetleri olabilir. Buna ek olarak, herhangi bir duygusal ayrılığın ardından da çocuklarla bağlantı kurmak oldukça önemlidir. Bir tartışmanın,  yanlış anlamanın veya öfkelenmenin ardından bağlanma hissi zedelenebilir. Bu bağı yeniden inşa etmek ebeveynin sorumluluğundadır.

Çocuklara Tutunabilecekleri Bir Şeyler Sunun

Gözünüzde bir parıldama, sesinizde bir sıcaklık olduğunda, çoğu çocuğun geri çeviremeyeceği bir bağlanma daveti uzatmış olursunuz. Çocuklarınıza, gözünüzde önemli olduklarını gösteren işaretler sunarsanız onlar da sizde özel bir yerlerinin olduğunu, hayatınızda değerli olduklarını anlar ve bu bilgiye tutunma eğilimi gösterirler. Kendilerine hediye ettiğiniz koşulsuz sevgiye tutunan çocuklarınız, duygusal anlamda size de tutunmuş olurlar.

Çocukların harcadıkları çaba ve enerjiyi takdir etmek ilişkinizi güçlendirecek, karşılıklı duyulan sevgiyi pekiştirecek ve olumlu sonuçlar doğuracaktır. Çocuklarınızın kendi gözlerinde nasıl bir imaja sahip oldukları, elde ettikleri başarılar ve uyumlu davranışlar yüzünden takdirinizi kazanıp kazanmamalarına bağlı olmamalıdır. Çocukların gerçek özsaygılarının temeli ebeveynlerinin kendilerini oldukları gibi kabul ettiklerini, sevdiklerini ve onlarla beraber vakit geçirmekten hoşlandıklarını hissetmelerine dayanır.

Çocuklar İçin Pusula İğnesi Görevi Görün

Sağlıklı bağlanmayı gerçekleştirmenin bir başka  yolu da çocukları yönlendirmektir. Çocukların kendilerine yol gösterecek insanlara ihtiyaç duyduklarını ve bunu onlar bilseler de bilmeseler de ebeveynler olarak bunu yapabilecek en uygun adayların ebeveynler olduğu akıldan çıkarılmamalıdır.

Çocuklarınıza günün başında biraz yol göstermeniz bile büyük fayda sağlayabilir: “Bugün bunu yapacağız”, “....... ile tanışmanı istiyorum”, “........ nasıl işlediğini sana göstereyim”, “Yardıma ihtiyacın olduğunda …...’a danışabilirsin”. Ve elbette ki çocuklarınıza kendi kimliklerini bulmaları ve hangi konularda başarılı olduklarını keşfetmeleri için de yol göstermelisiniz: “......’ı özel bir şekilde yapıyorsun”, “Çok yaratıcı düşüncelerin var”, “....... konusunda gerçekten çok yeteneklisin”, “...... için gereken her şeye sahipsin”, Çocuklar için pusula iğnesi işlevi görmek bağlanma içgüdülerini faaliyete geçirir ve büyük bir sorumluluktur.

Kendi çocuklarınıza yol gösterdiğinizde onların size yakın olma içgüdülerini  beslemiş olursunuz.

Unutmayalım ki , çocukların gelişimlerini tamamlayarak, kendi kendini motive edebilen, kendine değer veren, hem kendi hem de diğer insanların duygularına, haklarına ve kişiliklerine saygı gösteren, duygusal gelişimini tamamlamış ve olgunlaşmış birer birey olabilmeleri anne babaları ile kurdukları ilişkilere bağlıdır.

ide okulları

Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümü

Kaynak: Neufeld Gordon, Mate Gabor (2019). Çocuklarınıza Tutunun. Hep Kitap Yayınları

 

Diğer yazılar

Yetişkinlerde Kaygıyı Kontrol Altına Almayı Öğrenmek

20.03.2023

Yetişkinlerde Kaygıyı Kontrol Altına Almayı Öğrenmek

Kaygı, hoş olmayan özellikleri ile diğer duygulanım şekillerinden ayrılan ve sıkıntı, endişe, bunaltı kelimeleri ile de ifade edilebilen bir duygulanımdır.

Merhaba LGS

24.10.2022

Merhaba LGS

Liselere Giriş Sınavı, bir öğrencinin hayatında karşılaştığı ve onun geleceğini etkileyecek ilk ciddi sınavdır. LGS öğrencilerimizin bu yıla kadar almış olduğu akademik bilgi ve becerinin yanı sıra okuma ve okuduğunu anlama becerisini de ölçer, ancak her çocuğun bireysel özelliklerinin birbirinden çok farklı olduğunu, mutlaka farklı yetenekleri olan alanların varlığını bildiğimiz günümüz dünyasında asla “her şey” demek değil. Bu anlamda sınav ile ilgili bakış açılarımızı gözden geçirmemiz yerinde ve faydalı olacaktır.

logo
Neden İde?


ide olarak hangi yaşta olursa olsun herkesin bir fikri, fikirleri olduğuna inanıyoruz. Okullarımızda herkesin fikirlerinin yargılanmadan, özgürce ifade edildiği, tartışıldığı bir eğitim ve sosyal ortam oluşturmaya odaklanıyoruz.

ide’nin eğitim yaklaşımına ve güvenli ortamına değer katan en büyük unsurların başında eğitim kadromuz geliyor. Her biri uzun yıllardır eğitim dünyasının içerisinde yer alan, benzersiz tecrübeye sahip eğitim ve idareci kadromuz öğrencilerimizi yarınlara hazırlıyor. ide’de eğitim kadromuz dünyadaki en güncel gelişmeleri takip edip uygulayarak öğrencilerimizin sadece Türkiye’de değil, dünyada da yetkin bireyler olarak yetiştirilmesi için kendilerini sürekli geliştiriyor.

Okul-öğrenci-aile uyumuna büyük önem veren bir kurum olarak sadece öğrencilerimizle değil, velilerimizle de açık, net bir iletişim kurmayı ve aynı dili kullanmayı önemsiyor ve bunu gerçekleştirmek için gerekli platformları ve yaklaşımları hayata geçiriyoruz.