07.09.2020
Zorlayıcı yaşam olaylarının yetişkinler ve çocuklar üzerinde ruhsal etkileri vardır. Pandemi sürecinde birçok yaşam alışkanlığımızı değiştirmek zorunda kaldık. Hem bu değişiklik hem de halen mevcut olan belirsizlik bizlerin stresli ve kaygılı olmasına sebep olabilir.
Her birimizin zorlu yaşantılara tepkisi, geçmiş yaşam öykülerimizle bağlantılı olarak birbirinden farklılık gösterir. Bu tepkiler anormal durumlara verdiğimiz normal tepkilerdir.
Pandemi sürecinde, “yeni normal” denilen şu an içinde bulunduğumuz süreçte şu tepkiler görülebilir;
Yetişkinlerde;
- Her şeyin kontrolden çıktığını düşünme
- Başkaları tarafından anlaşılmadığını düşünme
- Dikkati toplamada güçlük
- Karar verme güçlüğü
- Aklın karışması
- Yorgunluk, tükenmişlik
- İştah bozuklukları
- Uyku sorunları
- İlişkilerde yaşanan çatışmaların artması
- Günlük aktivitelerden zevk alamama
- Takıntılı olma hali
Erken çocuklukta;
- Huzursuzluk
- Ebeveynden ayrılmak istememe
- Karın ağrısı
- Yeniden parmak emme ya da gece altını ıslatma
- Konuşma zorluğu yaşamaya başlama
- Öfke nöbetleri
İlkokul yaş grubunda;
- Dikkatini bir konuya odaklayamama
- Aşırı alıngan, sinirli ya da kavgacı olma
- İçine kapanma
- Uyku problemleri, kabus görme
- Okula uyumda zorlanma
- Yeme problemleri
Ergenlerde;
- Uyku problemleri
- Pandemi ile ilgili konuşmaktan kaçınma
- Aile ve arkadaşlardan uzaklaşma, yalnız kalmayı isteme
- Aşırı alıngan ya da öfkeli olma
- Okula uyumda zorlanma
- Kavgacı tutum sergileme
- “Okulda virüs kapar mıyım?” endişesi
- Ders çalışma motivasyonu düşüklüğü
“Yeni normal” sürecinde çocuklara her zamankinden biraz daha fazla gösterilecek ilgi ve yakınlık çocuklarda psikolojik sağlamlılığı artıracak, bu süreçte pandemiden kaynaklı görülebilecek tepkileri en aza indirecektir.
Çocuklara gerekli desteği verebilmenin ön koşulu da ebeveynlerin psikolojik sağlamlılığının güçlü olmasından geçer. Bu dönemi “yeni normal” diye adlandırsak da halen ruhsallığımızı etkileyen bir kriz sürecinin içindeyiz. Yaşantımızda alacağımız yeni kararları çok elzem değil ise biraz ertelemek, keyif alınan, rahatlatan aktivitelere pandemi sürecine uygun bir şekilde yaşamımızda daha fazla yer açmak, arkadaşlarımızla dost sohbetleri yapmak psikolojik sağlamlılığımızın artmasına katkı sağlayacaktır.
Yeni normal olsa da çocuklarımızın belli bir rutine ihtiyaçları olduğunu biliyoruz. Her birey belli bir rutin ve düzen içerisinde kendini daha güvende, konforlu ve mutlu hisseder. Pandeminin başlangıç döneminde ve yaz döneminde elbette rutinlerde esnemeler olmuş olabilir. Uyku saati, ders çalışma saati, yemek saati, teknolojik aletlerle geçirilen vakitler gibi. Tüm bunların belli bir düzene konması, çocukların yeni normal sisteminin içinde rahat hissetmelerini sağlayacak ve zorlanmalarının önüne geçecektir. Ailelerin çocuklarıyla beraber birbirlerinin ihtiyaç ve isteklerini dinleyip, gerçekten onları duyup uzlaşarak bir program yapmaları önemlidir.
Çocuklara bu dönemde ev içinde yaşlarına uygun verilecek ek sorumluluklar, pandemiyi atlatmada kendilerini aktif katılımcı olarak hissetmelerini sağlayacaktır. Bu ek görevleri yaptıkları zaman da onları övmek, destekleri için teşekkür etmek bu davranışların kalıcılığını artıracaktır.
Çocuklar ebeveynlerinin tepkilerini aynalarlar. Hiç kuşkusuz bu süreçte ebeveynlerin endişeli olması çok doğaldır. Endişe ve kaygıların farkında olunması, bu endişelerin daha kolay kontrol edilebilmesini ve dolayısıyla çocuklara daha az yansıtılmasını sağlayacaktır.
Eski yaşantılarımızı özlemek çok insalcıldır. Rutinler, tanıdık yaşantılar bize güven hissi verir. Yaşantımıza giren her türlü değişiklik ise bize kayıp hissi yaşatır. Bu anlamda eski yaşantımızı özlediğimizde yasını tutmak, bununla ilgili çocuğumuzla yaşı ne olursa olsun konuşmak önemlidir. Bu yası tuttuğumuzda yeni normali kucaklamak da daha kolay olacaktır.
Yeni normalde de yaşantılarımızda rutinler olmalıdır. Bir rutine sahip olmak; kriz zamanlarında biraz da olsa normallik duygusunu yaşamamıza yardımcı olacaktır.
ide okulları
Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümü
Diğer yazılar
29.04.2024
Çocukların Duygusal Zeka Gelişimini Nasıl Destekleriz?
Çocukların Duygusal Zeka Gelişimini Nasıl Destekleriz?
15.09.2017
NEDEN İYİ BİR OKUL ÖNCESİ EĞİTİM?
Hepimiz çocuklarımızın başarılı, özgüvenli, mutlu ve ...
ide olarak
hangi yaşta olursa olsun herkesin bir fikri, fikirleri olduğuna inanıyoruz. Okullarımızda
herkesin fikirlerinin yargılanmadan, özgürce ifade edildiği, tartışıldığı bir eğitim ve sosyal
ortam oluşturmaya odaklanıyoruz.
ide’nin eğitim yaklaşımına ve güvenli ortamına değer
katan en büyük unsurların başında eğitim kadromuz geliyor. Her biri uzun yıllardır eğitim
dünyasının içerisinde yer alan, benzersiz tecrübeye sahip eğitim ve idareci kadromuz
öğrencilerimizi yarınlara hazırlıyor. ide’de eğitim kadromuz dünyadaki en güncel gelişmeleri
takip edip uygulayarak öğrencilerimizin sadece Türkiye’de değil, dünyada da yetkin bireyler
olarak yetiştirilmesi için kendilerini sürekli geliştiriyor.
Okul-öğrenci-aile uyumuna
büyük önem veren bir kurum olarak sadece öğrencilerimizle değil, velilerimizle de açık, net bir
iletişim kurmayı ve aynı dili kullanmayı önemsiyor ve bunu gerçekleştirmek için gerekli
platformları ve yaklaşımları hayata geçiriyoruz.