Ebeveynler Arasındaki ilişkinin Çocuklar Üzerindeki Etkisi

24.02.2022

‘Bir çocuğun üç ebeveyni vardır; anne, baba ve anne ile baba arasındaki ilişki. ’ - Byron Norton

Çocukların karakterlerini ve davranışlarını şekillendiren en önemli etkenlerden biri ebeveynleri arasındaki ilişkidir. Çocuklar ebeveynleri ile veya çevrelerindeki diğer kişilerle mutlu olsalar da iki ebeveyni arasındaki mutlu ilişkiyi de görmeye ihtiyaç duyarlar. Ebeveynleri arasındaki ilişki biçiminden beslenirler, yaşam doyumuna ulaşırlar.

Çocuklar için anne babaları arasındaki ilişki; toplumdaki diğer kişilerin arasına katılmadan önce gözlemledikleri ve ilişki nasıl kuruluru öğrendikleri  bir alandır. Büyümesi ile birlikte karşı cinsle romantik ilişkiler yaşamayı düşüneceği , isteyeceği yaşlara; anne babası arasındaki romantik ilişki biçimini gözlemleyerek hazırlanır. Anne baba arasındaki ilişki çocukların ileriki yaşlarda karşı cinsle olan ilişkilerinde hangi değerlere sahip olacağını belirleyen önemli unsurlardan biridir.

Kişilerarası problem çözme becerilerini ebeveynlerini gözlemleyerek geliştiren çocuklar için anne babanın kendi problemlerini nasıl çözdükleri oldukça önemlidir. Romantik ilişkilerde, çiftlerin ayrı ayrı iyi veya kötü insan olmaları değil, birlikte uyumlu veya uyumsuz olmaları ilişkinin sürdürülebilirliğini etkiler. Uyumlu çiftlerin birbirlerine karşı saygılı, kabul edici, şeffaf, işbirlikçi, çözüm odaklı, problem çözmeye istekli, iletişime açık, birbirlerinin isteklerine duyarlı olmak gibi  olumlu yaklaşımları o ilişkinin sağlıklı ilişki olarak tanımlanmasını sağlar.

Çocuklar büyürken çevrelerinde olan biten her türlü şeyi gözlemlemeleri gibi anne babası arasındaki ilişkiyi de gözlemlerler. El ele tutuşuyorlar mı veya birbirlerine sevgi gösteriyorlar mı? Birlikte bir etkinlik yapıyorlar mı? Ev işlerini eşit olarak yapıyorlar mı? Birbirleri için güzel şeyler söylüyorlar mı yoksa birbirleri arkasından kötü söz mü söylüyorlar? Tartışırken asgari nezakete dikkat ediyorlar mı?

Çocuklar ebeveynleri arasındaki gördüğü çatışma kalıplarını kendi ilişkilerinde sıklıkla tekrarlarlar. Çünkü buna alışıktırlar. Eğer çocuklar aile içinde bir şiddete tanıklık ediyorlarsa araştırmalar gösteriyor ki bu tanıklığı olan çocuklar (genellikle cinsiyete veya hangi ebeveynle daha yakından özdeşleştiklerine bağlı olarak) sıklıkla istismarcı veya mağdur olma eğilimindedirler. Öte yandan, ebeveynlerinin tartıştığını hiç görmeyen çocuklar, sağlıklı bir ilişkide insanların asla kavga etmeyeceğine dair gerçekçi olmayan bir beklenti geliştirerek büyüyebilirler.

Ebeveynler  arasındaki ilişki nasıl olmalı?

*Ebeveynler, aralarında çatışma yaratacak bir sorun çıktığında asıl sorunu konuşmaya odaklanmalılar. Birbirlerine yönelik  “sen hep böylesin” “sen hep bunu yaparsın” şeklindeki suçlamalardan uzak durmalıdırlar.

*Sorunu tartışırken bunu seslerini yükseltmeden , bağırıp çağırmadan  yapmaya çalışmalılar.Net ifadelerle  ve sakin bir ses tonuyla kendilerini ifade etmelidirler.

*Ebeveynlerden biri öfkeli iken diğeri sürekli alttan alan, sesini çıkartmayan ya da sorunu tartışmak yerine küsen pozisyonda olmamalıdır.

* Ebeveynler eşinin söylediğinin  kendisine yeterince inandırıcı gelmediği durumlarda söylenenlerin saçma olduğu ya da yersiz olduğu gibi saptamalardan  uzak durup ,kendisinin bu şekilde düşünmediğini söyleyebilmeliler.

*Ebeveynlerden biri diğerinin yaptığı her şeyi sürekli eleştiriyor ,her ne yaparsa beğenmiyor konumda olmamalıdır.

*Ebeveynler günlük yaşam olayları, kendi başlarından geçenler ya da çocukları ile ilgili konularda sohbet edebiliyor olmalılar.

*Ebeveynler eşinin üzüldüğü bir durumda ona destek vermeye  ya da sevinçli bir haberini , müjdesini kutluyor pozisyonda olmaya istekli olmalıdırlar. Eşler birbirini gözettiklerini, birbirlerine özen gösterdiklerini çocuklarına gösterebiliyor olmalılar.

* Eşler birbirlerini takdir edebilmeliler.

*Eşler birbirlerinin farklı yönlerine , farklı düşüncelere sahip olmalarına saygı duyabilmeliler.

*Ebeveynler evlilik doyumunun çocuklarının gelişimi üzerindeki etkisinin bilincinde olup , bu doyumu artırıcı planlar yapabilmeliler.

Ebeveynler arasındaki ilişkinin  mutlu bir çift ilişkisi olabilmesi ; hiç sorun yaşamayacakları , hep güler yüzlü olacakları  ya da hiç tartışmayacakları  anlamına gelmez. Mutlu bir ilişki için eşlerin aynı özelliklere de sahip olmaları gerekmez. Eşlerin anlaşmazlık yaşadıklarında konuşabilmeleri, sorun yaşadıklarında çözüm için uğraşmaları ve birbirlerine özenli davranmaları yeterli olacaktır.

Birbirlerini seven, saygı duyan , yardımlaşan , duygusal destek alan ve verebilen eşler hem o ilişkilerinden doyum sağlarlar hem de çocuklarına iyi birer model olurlar.

ide okulları Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümü

Diğer yazılar

Kıymet Bilmenin Hayatımızdaki Yeri

14.10.2020

Kıymet Bilmenin Hayatımızdaki Yeri

Yaşadığımız bu pandemi süreci hiç kuşkusuz her birimize sahip olduklarımızın farkına varmayı ve kıymetini bilmeyi hatırlattı.

ÇOCUĞUNUZ GELECEĞİN YETKİNLİKLERİNE HAZIR MI?

15.09.2017

ÇOCUĞUNUZ GELECEĞİN YETKİNLİKLERİNE HAZIR MI?

Dünyamız büyük bir değişim içerisinde

logo
Neden İde?


ide olarak hangi yaşta olursa olsun herkesin bir fikri, fikirleri olduğuna inanıyoruz. Okullarımızda herkesin fikirlerinin yargılanmadan, özgürce ifade edildiği, tartışıldığı bir eğitim ve sosyal ortam oluşturmaya odaklanıyoruz.

ide’nin eğitim yaklaşımına ve güvenli ortamına değer katan en büyük unsurların başında eğitim kadromuz geliyor. Her biri uzun yıllardır eğitim dünyasının içerisinde yer alan, benzersiz tecrübeye sahip eğitim ve idareci kadromuz öğrencilerimizi yarınlara hazırlıyor. ide’de eğitim kadromuz dünyadaki en güncel gelişmeleri takip edip uygulayarak öğrencilerimizin sadece Türkiye’de değil, dünyada da yetkin bireyler olarak yetiştirilmesi için kendilerini sürekli geliştiriyor.

Okul-öğrenci-aile uyumuna büyük önem veren bir kurum olarak sadece öğrencilerimizle değil, velilerimizle de açık, net bir iletişim kurmayı ve aynı dili kullanmayı önemsiyor ve bunu gerçekleştirmek için gerekli platformları ve yaklaşımları hayata geçiriyoruz.